12 Haziran 2010 Cumartesi

kahve

eşiği geçilmiş sınırın,
sabah kahvesi kadar sakin ve dumanlı
başlangıcında,
sözsüz kalmış çıplak bir gün
gibi,

öylece durur göl.

kuşlar,karabataklar görünür bazen üstünde.
o,
ışık ışık parçalanan suratıyla;
küçük küçük büyüyen çemberler çizer,
dalgalanır misafirlerine,
tüm çıplaklığı üstünde.

gören,
geçer gider
eşiğinden.

mavi baloncuklar içinde,
yaşam dedikleri gözleriyle
pır pır kaybolur.
kayboldukça varolur,
mavi baloncuklar içinde
köpüklü bir dipte,
gölde.

bilinmez yetişir mi nefesi,.
sözsüz kalmış günün
sabah kahvesine

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder