20 Şubat 2009 Cuma

sandık

dumanı tüten dağların bembeyaz kıldığı göl,
yağmurda kuyruğu titreyen kedi,
sandığım,annem.
Bu sabah ki gerinmemin günaydınları.

Uzakta, ötede bir sabah
Apartmanınım kenarına tutunmuş
Yağmurda kuyruğu titreyen bir kedi
Sanki o da öteki.

senin adın kalabalıklarla anılırdı da
Sen her kalabalığın annesi olurdun ya anne
Sanki buradasın şimdi yine
Kendini sever gibisin bu kediyi sevişimde
Bunca doğurganlığın, bu yalnızlığında mıydı anne
Ben niye şimdi seni seviyorum ki?

Ağırlığımdaki karanlıkta, yani evimde
Ne kadar anne olsam o kadar artan özlemine, annesizliğime
Başkalarına vermekten kendime kalmayan güç
Yorumu getirmiştim yıllar önce.
Oysa şimdi daha güçlü değilim
sadece sen daha fazlasın anne.

Her sana benzediğimde benden kaçan
Her kendimde, uzakta aradığımda benliğimi saran
Dumanı tüten dağların rengini alan göl
Ve bir denge.

Her kalabalığın annesi
Her uzağın seyyahı,
her fırtınanın sakınak özlemcisi
yağmurda kuyruğu titreyen bir kedi.

Hafifledikçe yakınım sana,
Benzediğime değilse de
Sandığıma.

03.01.09

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder