20 Şubat 2009 Cuma

boşluk

Ters orantı

Bir düşman içimdeki
Öç almak gereken

Bitmek bilmeyen normalin tam göbeğindeyken
Ve fırtınalar eserken içimde
Beden gücümün sonundaymışım gibi hissettiren
normalin göbeğini övme nöbetlerinde.
……..

ben sıktıkça avucumda küçülen taş,
sıradanlığa, insani olmayana.
Beynimden avucuma akan kan:
gücüm. :
Küçülmesi insani olmayanın.

bir ters orantı
taşın küçülmesi ve isyanımın aşkla
tüm vücuduma hükmetmesi arasında ki.

İlk taşı atmak zordur derler
Taşın attıkça avuçta küçüldüğünü bildiklerinden değil oysa
O taşı atacak gücü göze alamayışlarından.

Taşı avucunuzda küçülttüğünüz
Taş atmayı normalleştirdiğinizde; korkusuzlaşmanız ve bu gücünüz,
Büyütür sizi

Kendi değerleriniz kendi yargılarınız sarar bedeninizi
Ve bedeniniz bu değerleri korumaya zaten muktedirdir

Bilmezsiniz bu gücün nerelerden geldiğini
Hangi durumlardan beslendiğini ve öğrenirsiniz
İçinizdeki gücü.: Size aşkı dayattığında
Aşkın ve isyanın beyni sarmalayışı
Ve bu güçtekinin, bu gücün bitebileceğini aklının ucuna getirmemesi.

Konuşulan sadece aşkın sürdürülebilirliği ve yeninin, avuçlarımızda kurulacak yeninin
Nasıl özgürleştirici olduğudur.
……

ben sıkıldıkça beynimde büyüyen taş
taşlaşan bir beynin vazgeçemediği bir sıradanlık şimdi.
İsyan ve aşkla bezenen bir hayalin
Vazgeçilmez büyüsünün ve bir büyüyüşün simgesi bir taş.

Sıradanlığı beynimi taşlaştıran.

kendi yabancılaşmasında,
adı konulmamış bunalımların yarattığı yıkıcılıkta,
kendi güçsüzlüğüne şaşmakta insan.
Ve birbirinin aynı günlerin, değişe döne giden bunalımlarında.

Bir ters orantı
Güven özgüven
Nefret aşk
Bir ince çizgi ve bunların kökeni:

fenerin tutulduğu yer

Ve bu bir öfke patlaması yaratan,
Öç almak gerektir denilenin
Neden öç almadan yapılamayacağının tarifi belki.

03.01.09

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder