12 Haziran 2010 Cumartesi

sandalye

soluklanmak zorundaydı ciğerlerimiz

sabah yürüyüşü yapan teyzelerin
bir yaklaşan bir uzaklaşan mesafelerini,
mesafeliliklerini, ölçmeye yarayan kalemlerimizle
sıklaşan merhabalarından doğurduklarına bakarken.

soluklanmak zorundaydı ciğerlerimiz,
bakarken
sır gömülü geçmişlerinden,
aynalı gelecekler kurabilmelerine.

yazdı sonunda kalemimiz.
onlar giderken
soluklanmak için oturduğumuz sandalyelerinde:

zor duyuluyormuş,
yürürken nefesi kesilenin
merhaba deyişi.
ve kaybolan sır,
sandalyenin oluyormuş.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder